-
1 varlık göstermek
выполня́ть свой долг -
2 varlık göstermek
to make one's presence felt -
3 varlık
varlık <- ğı> Existenz f; Wesen n (z.B. Tier); Erscheinung f; Vermögen n, Besitz m; Wesentliche(s);varlık göstermek seine Pflicht tun;varlık içinde yaşamak im Wohlstand leben;varlık vergisi Art Vermögenssteuer f;varlıkta darlık çekmek seine Geldmittel nicht einsetzen können -
4 varlık
(-ğı)1) бытиё, существова́ние2) существо́, созда́ние; су́щееbütün varlık(lar)iyle — всем свои́м существо́м
canlı varlık — живо́е существо́
3) достоя́ние; доста́ток, бога́тствоvarlık içinde yaşamak — жить в доста́тке
varlık vergisi — нало́г на иму́щество
sosyal varlıklar — обще́ственное достоя́ние
4) нали́чие; нахожде́ние◊
varlık göstermek — выполня́ть [свой] долг -
5 varlık
достоя́ние (с) существова́ние (с)* * *озвонч. -ğı1) бытие́, существова́ние2) су́щее; существо́, созда́ниеcanlı varlık — живо́е существо́
3) достоя́ние, доста́ток; бога́тствоvarlıkta darlık çekmek — не име́ть возмо́жности воспо́льзоваться бога́тством
varlığa darlık olmaz — у бога́того на всё хвата́ет си́лы
varlık içinde yaşamak — жить в доста́тке
•• -
6 varlık
"1. existence, being. 2. presence, being present. 3. living creature; inanimate, created thing. 4. wealth, riches. -ta darlık çekmek to be unable to make use of the wealth that one has. - göstermek to do something that wins people´s approval, make a good showing. -a güvenilmez. proverb Being wealthy does not mean that one can spend money with abandon; even the greatest of fortunes can be frittered away in time. - içinde yaşamak to live in easy circumstances. - içinde yokluk scarcity despite wealth. - vergisi tax on wealth and earnings (levied only once, in 1942)."
См. также в других словарях:
varlık göstermek — kendinden beklenilen görevi yerine getirmek, beğenilir bir iş yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
varlık — is., ğı 1) Var olma durumu, mevcudiyet, yokluk karşıtı Bir millet, varlığını, her şeyden çok dilinde yaşatır. O. V. Kanık 2) Var olan her şey Canlı varlıklar. 3) Para, mal, mülk, zenginlik, variyet 4) Önemli, yararlı, değerli şey Devlet, tarih,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
mevcûdât — (A.) [ تادﻮﺝﻮﻡ ] varlıklar. ♦ mevcûdiyet göstermek varlık göstermek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
Armenians in Turkey — ( tr. Türkiye Ermenileri; hy. Թուրքահայեր, Պոլսահայեր, the latter meaning Istanbul Armenian) have an estimated population of 40,000 (1995) to 70,000. [cite web | last=Turay | first=Anna | title=Tarihte Ermeniler | publisher= [http://www.bolsohays … Wikipedia